Asuman Bora

Asuman Bora

Mail: luya@mynet.com

Yaşam sanatı

Sokrates insanın amacı ‘ kendini gerçekleştirmesi ve mutluluğa ulaşmasıdır’ der. M.Ö. 469’larda.

Platon ise M.Ö 428’de sanatın ne olduğu sorusunu  ve bunun cevaplarını arayan ilk düşünürdür.

M.Ö 384’de Aristotales aynı soruların peşine düşer,  Platon gibi. Sanatın sosyal ve politik yanına dikkat çekerken hocası, ’ insan yaşamını devam ettirirken doğayla savaşmak zorundadır, işte bu savaşta doğaya eklediği her şey sanat anlamındadır’ diye açıklar öğrenci Aristotales.

M.Ö’den kocaman adımla yüzyılımıza gelelim. Birçok düşünür yaşam ve sanat üzerine yorumlar yapar, yazılan yüzlerce kitap var bu konuda. Bu da konunun önemini vurgulamıyor mu? Belki de az bile!

Çağdaş düşünürlerden Zymunt  Bauman ‘Yaşam sanatı’ adlı kitabında ‘Yeryüzünde yaşayan her insanın amaç ve beklentisi birbirinden farklıdır ama farklı olmadıkları tek alan mutlu olma hayalleridir’ der.

Bauman yaşam sanatını kişinin kendi gücüne dayanarak hayatını sürdürme çabası diye tanımlarken ‘kendi hayatımızın sanatçılarıyız’ diye ekler.

Kendi hayatımızın sanatçılarıyız.

Yaklaşık bir buçuk senedir bireysel farklılıklarımızdan mecburi bir sıyrılışla ortak ve zorunlu bir tavır birliğine girdik, evlerimize kapandık, sosyal mesafelerin ayarlayıcısı olduk. Oysa insan diğerlerinden değişik ve farklı olduğunu hissetmek hissettirmek ister, bir hazdır bu, yaşanması doğaldır da.

İşte tam da burada sanat bize yardımcı oldu. Aynı kader birliğinde, çaresiz olduğumuzu belki de yenik düşebileceğimizi düşündüğümüz anlarda yüzümüzü sanata çevirdik, yaşam sanatı pratiklerimiz, yaşam reflekslerimizle birleşti, o zorlu virajlar böyle dönülebildi.

Pandemi öncesi koptuğumuz, sırtımızı döndüğümüz yok oluşuna sessiz kaldığımız doğa ile, kendi doğamız ile ortak heyecanda birleşiyoruz. Güzeli görmeye, her canlıya özen gösterme zorunluluğuna ‘merhaba’ diyoruz. Farklılıklarımızın tadı uzun zamandır damağımızda yok. Yerini kekremsi, ağır, karışık tatlar almış. Unutulmuş yeni tatlara da ‘merhaba’ diyoruz.

Yaşamımızı sanata çevirmek en önemlisi evet ama üretilen sanat eserlerine ulaşmayı da çok özledik. O eserlerden uzak kalma ölçümüz hayat kalitemizden verdiğimiz ödünlerle aynı orantıda. Yalnız burada çok önemli bir nokta var; o da sanatı kendi dışımıza itmek...

Sanata sanatçıların eylemi ya da yarattıkları ürünler gözüyle dışardan bakmak..

Oysa sanatı bakış açısında, üretim sürecinde, yaşanan dönemde aramak gerekir. Sanatın mutluluk huzur, eğitim, fayda v.b yönlerinden bahsetmek için bu süreci  tanımlamalıyız. Sanat izleyici olmaktan daha öte bir anlam ifade etmeli…

 

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar